Terk


7 Denizide duydum,okyanusların diplerinde,kuytu köşelerinde,gök kubbenin tepesinde,magmanın derinliklerinde,alevle iç içe kısacası fiziksel dünyada gidilebilecek ve güdülebilecek her yerde bulundum ziyarete gittim,gördüm fakat yenildim.Belki emrimde güçlü,zırhlı lejyonlarım ya da sayısız sayıda kölem olsa ben de yenerdim ve rahata ererdim.Kaderimi kabullenmeli miydim,ya da meli ve malıya hiç takılmayıp bir uçurumdan bıraksa mıydım kendimi bilmiyordum.Her köşede uğradığım hezimetler mazoşistçe bir zevk veriyordu ve bundan vazgeçmek güçtü.Her acısını gösterdi Dünya,yüz binlerce yıldır yaşadığı acılarını anlattı,döktü içini alevli şekilde.”Bir gün tersine döneceğim ve hepsinin aklı uçacak”dedi,o kadar kine rağmen gülümsemeyi becererek.


Büyük kentleri,küçük kasabaları,akan ve akmayan suları,dağları,üstlerine dikilen çeşitli ülke bayraklarını,insanları ve çoğunun çürümüş haldeki hayallerini gösterdi.Dünya’nın dediğine göre insan sadece öldüğünde zararsızdı,gerçi öldüğünde bile kütlesini koruyarak milyarlarca ayrıştırıcıya fazla mesai yaptırıyordu ama koskoca Dünya ayrıştırıcıları yoksaysa da olurdu hani.Daha fazla canını acıtmamak için tekrar uçurumun birine yöneldim atlastan kendime bir tane seçerek.”Olmaz” dedi,atlası kapatıp,”Bu benim elimde değil evlat”diye kükredi.Ben de ne yapabileceğimi sordum,cevabı birkaç kelimeden oluşuyordu.”Benimle seyahat et”dedi.Dolaştık yüzyıllarca,nasıl harap olduğunu,insanın her eyleminin ona nelere mal olduğunu gösterdi.Göremedim,benim bakış açımla onunki bir değildi,3 adım önümden yürüyordu,arkasına döndü bir şakayı hatırlayıp;”Heyhat!Keşke Atlas beni taşısaydı da biraz dinlenebilseydim”Kahkahalara boğuldu.”İnanabiliyor musun şu sizin Antik Yunan dediğiniz yeni yetmelerin söylediğine.Milyarlarca insan,beni kimin taşıdığına,beni kimin kontrol ettiğine,beni kimin yarattığına dair hikayaler üretti.Ha bana sorarsan cevabım sen doğumunu hatırlıyor musun olur?Nereden bilebilirim,kimin beni kaç günde yarattığını veya sağdan soldan kopup milyon yılda soğuyup soğumadığımı?Bunlar cevapsız sorular ufaklık,o yüzden bence pek düşünmeyin bu tarz şeyleri,biraz daha mutlu olmaya çalışın benim tavsiyem,sizden yaşlı biri olarak,tabii dinlerseniz”.Koca Dünya anca susmuştu...

Arkama döndüm,onun da bir gizeminin olmadığını anlamıştım.Alabileceğim bir cevap yoktu ve benden tam olarak bekleneni yaptım.Dünyaya arkamı dönüp çekip gittim türümün her örneği gibi.Uzaklardan müzik sesi duyulmuyordu,ben de bir film yıldızı değildim.Ellerim de ceplerimde değildi.Açıkçası pek karizmatik yürümüyordum da.Uçurumun kenarından geçip,kendi bencil dünyama döndüm.Çok mutluydum yine türümün her örneği gibi.

Yorumlar

  1. Düşünmeyin bu tarz şeyleri, biraz daha mutlu olmaya çalışın sadece... Bana zarar vermeye devam etseniz de, hepinizin yaptığı gibi bana sırtınızı dönseniz de yeter ki daha mutlu olmak için çabalayın...

    Uzaklardan müzik sesi duyulmuyordu... Ama Dünya içindeki herkes ve herşeyiyle yine Yalnız olarak dönüşüne devam ediyordu...

    Bu çokluk içinde yokluk başımı döndürmekte sevgili Dünya... ne kadar bonkörsün...

    Melis NİLGÜN

    YanıtlaSil

Yorum Gönder